31 Aralık 2011 Cumartesi

bilmiyorum ki

ailemden/akrabalarımdan ayrı geçirdiğim ilk yılbaşı galiba bu. ama en azından yalnız değilim :)
bilgisayarım, Burn'üm, kültablam ve sınırsız uzun West'im eşlik ediyor bana 2011'e elveda diyeceğimiz şu günde.
evet doğru tahmin ettin, ben de yılbaşını evde geçiren kafiledenim.

açıkçası bi anlamı da yok benim için yılbaşının. bi yaş daha yaşlanmış olmanın veya 365 gün 6 saatin dolması benim için birşey ifade etmiyor :) bunun için kutlama yapacak değilim.

kaldı ki çoğu zaman hangi yılda yaşadığımızı bile karıştıran, cep telefonunun ajandasına bakan bi insanım :)

yazı yazarken "giriş, gelişme, sonuç" düzeni olmalı diyen Türkçe hocalarıma inat, yazıyı birşeye bağlamadan bırakıyorum ve onları Led Zeppelin'e havale ediyorum:


23 Aralık 2011 Cuma

bu kadar kolay mı lan

ya abicim, anlamıyorum ha.
şu sözümona sosyal paylaşım sitesi var ya (internetten nasıl sosyal olunuyorsa, onu bunu dürtüklemekle) he,
bazen takılacak hiçbir site kalmadığında bi giriyorum, böyle herkes şair, komedyen vs olmuş.
millet alıntı yarışına girmiş, adam yemiyo içmiyo cepten bile takip edecem diye uğraşıyo :)
aman şu ne yorum yazmış, ne cevap versem, şunu beğeniyim bari, üstüne okkalı bi cevap yapıştırayım morarsın...
e mübarek, sosyalleşecem diye, gerçek hayattan soyutluyosun kendini bu ne?

o anki ruh haliyle, kendi dertlerini, mutluluklarını dünyanın en önemli şeyi sanan insanlar var ya,
ağzımla gülüyorum onlara :)

sen de gül, çekinme birader

22 Aralık 2011 Perşembe

kedinin daşşanı ye sen!

kedilere nankör diyenleri getirin bana...
onlara insanlardan örnek göstereyim :)

sinirliyim birader

sinemada ota boka gülüp diğer espirileri kaçırtanlar, zorla piste çıkarıp kendi alkış tutanlar, bi mekanda otururken sürekli saate bakanlar, dolmuşta bi saat msjlaşanlar, BENİM AYFONUM VAR! gibisinden oyun oynayanlar, olm bunda bi özellik var.. diye başlayan cümleler, tam kulağımın dibinden geçerken cıx(dişle çıkarılan ses) yapanlar, dünyanın bütün balgamı içinde toplanmış gibi hırlayan ve yere şak diye yapıştıran amcalar, enerji içeceğini bira sanıp yüzüme mal mal bakanlar,mal Bakanlar, fuck u?

12 Aralık 2011 Pazartesi

hello baby

film izlemeyi sever misiniz? insanları izlemek daha eğlenceli :)

7 Aralık 2011 Çarşamba

kahpelenmek ah ne hoştur, yıldızların altında

saat 8.07
ayağımın ucunda 2 lt'sini gece boyunca içmiş olduğum gazı kaçmış bi boka benzemeyen 2.5luk pepsi, yatağımın üstünde çikolatalı gofret çöpleri, sümüklü peçeteler, elimde sigara, suratımda mal bi ifadeyle karışık acı bir gülümseme, dilimde tüy, ensemde şaplak, götümde parmak...

onu bunu boşgeç de dayı, metal müzik modern arabesk değil mi lan aslında?

bazen bahtsız bedevinin bile benden şanslı olduğunu düşünüyorum, en azından kutup ayısı onu amuda kaldırıp düz sikmio

20 Kasım 2011 Pazar

ne bileyim başlık ne

saat sabahın 7'si gibi birşeydi. odamı havalandırmak adına pencereyi açmak için elimi uzattıgımda, penceremize pusmuş, bana bakmakta olan bir güvercin gördüm ve vazgeçtim.

o an, saniyenin milyonda biri gibi bir sürede, yaşadığımı hissettim :)

8 Kasım 2011 Salı

rosalinda...


kakam süzülürken duvardan aşağıya
buruk bir his kemirirdi içimi
öylesine güzeldi ki, ah rosalinda
kakaya basmaya bile gelemezdi
hemen ıyyk deyip düşüverirdi....
ah rosalinda...

sen ne tatlı şeysin...
bokun bile yenmeye değer rosalinda..
bilemezdim rosalinda ah bilemezdim,
yağmurlu günlerde cama tıp tıp vururken
aslında senin damdan aşağı işediğini....

kullandığın petler geliyor aklıma
kanlı ve mis gibi kokan,
seviştiğimiz gecelerde
ağzıma sıçman...

31 Ekim 2011 Pazartesi

yalnızlık çözüm müdür

yalnızlık çözüm değil rahatlatıcıdır.
dertler bahane değil yavaşlatıcıdır
saygı, kerizlik değil ama öyle sanılır
dinlemek zordur ama iyidir
düşünmek özgürlük değil ihtiyaçtır
medeniyet batı değildir
edebiyat şiir ya da en basit cümleyi bile seksi biçimde söylemek değildir yalnızca
şiir ve şarkılar = sırf kafiye değildir
yaşam zor değildir, herkesin bi hayat tarifi vardır, yemek tarifi gibi, kimisi baharat kullanır kimisi kullanmaz
herkes kendi tarifini bulmaya çalışıyor
şimdilik aklıma gelenler bunlar
edit: sonradan düşündüm de bunlar kendimi rahatlatmak için söylediğim şeyler :)

22 Temmuz 2011 Cuma

nefret etmekten nefret ediyorum

ama yinede nefret ediyorum.

- takım oyunlarında (örneğin halısaha) kendi salaklıklarına bakmayıp başkalarını eleştirenlere deli oluyorum.
- her zaman kendi dediğini doğru sanan, tek doğru yolun o olduğunu düşünen insanlardan nefret ediyorum.

peki hiç mi sevdiğim birşey yok? var.
bu yazdıklarım da dahil herkesi herşeyi seviyorum.

kimisini az kimisini çok.

20 Haziran 2011 Pazartesi

beynimden dökülenler

bu yazımda aklıma geldikçe birşeyler yazacam

1- X bir kişinin msn iletisinde şunu gördüm "biz büyüdük ve kirlendi dünya" malesef ki doğru değil.
Zaten kirletilmiş bir dünyada doğduk.
2- Sosyallik bana göre değil, her defasında bedeli artarak tekrar keşfediyorum.

15 Haziran 2011 Çarşamba

değişim kaçınılmaz

" bir zamanlar ben de herkesi, herşeyi suçluyordum.

çektiğim tüm sıkıntılardan, acılardan, başıma gelenlerden, yakınlarımın başına gelenlerden ötürü herkesi suçlardım.

beyazları suçlardım, toplumu suçlardım, Tanrı'yı suçlardım.

cevap bulamadım çünkü yanlış soruları soruyordum.

doğru soruyu sormalısın.

yaptıkların sana daha iyi bir yaşam sundu mu? "

American History X

14 Haziran 2011 Salı

can sıkıntısı akar

insan bazen sıkıntıdan kafayı yeme noktasına gelir. (<-- NAH bu nokta) (nah'ın ne olduğunu bilmeyenler bkz: sezercik)

ama öyle anlar oluyo ki insan hayatında, otobüsteyken yanınıza bi otobüs yaklaşsın, hele ki içinde turistler varsa, insan büyük bi zevkle inceliyor otobüsün içindekileri, o anda bütün dertlerimden sıyrılıp bir anlık sırıtma beliriyor suratımda. Bilmiyorum ben mi abartıyorum da, bana böyle oluyo.

buradan bizimle birlikte denizli istikametine giden, içi japon turist dolu otobüse sesleniyorum!
hepinize selam olsun animesine gurban olduklarım

NOKTA

5 Haziran 2011 Pazar

şöyle böyle

saat 01.42

tarih de 5 haziran gibi

canon mu nikon mu sorusuna "anan :)" demek istiyorum.

zippom tek çakışta yanmıyor, olsun.

"aaa oturmaya mı geldik :)" deyip çekiştiren, daha sonra köşeye geçip alkış tutan insan modeli'nden tiksiniyorum.


"aaa oturmaya mı geldik :)" deyip çekiştiren, daha sonra köşeye geçip alkış tutan insan modeli, seni de seviyorum be!

saat 01.50

'Hamile iken sigara içmek bebeğe zarar verir' diyor paketin üstünde, şükürler olsun ki hamile değilim.